Whatsapp Hattı

0539 890 5950

Şükran

Şükran Nedir?

Peterson ve Seligman'ın (2004) ana hatlarıyla belirttikleri 24 orijinal karakter gücünden biri olarak şükran, tartışmasız pozitif psikolojinin en popüler yapılarından biridir. Emmons ve McCullough (2003), şükranın kolay sınıflandırmaya meydan okuduğunu belirtmiştir. Bu yüzden terimin “bir duygu, bir tutum, ahlaki bir erdem, bir alışkanlık, bir kişilik özelliği veya bir başa çıkma tepkisi” olarak çeşitli şekillerde tanımlanabileceğini açıklamışlardır. 

Şükran; bilişsel olarak “bir başkasının bu kazançtan sorumlu olduğu yargısıyla birleştirilmiş bir kazanım tahmini” (Chen ve Kee, 2008), duygusal olarak “bir hediye (yapılmış somut bir fayda veya barışçıl bir mutluluk hissi) almaya karşılık olarak minnettarlık ve sevinç duygusu” ve davranışsal olarak “bir fayda sağlamaya yönelik olumlu bir yanıt” şeklinde üçe ayrı şekilde sınıflandırılmıştır (Froh ve ark., 2011). Şükran şu iki bilişten kaynaklanır: Kişinin olumlu bir sonuç elde ettiği ve bundan bir dış etkenin sorumlu olduğu (McCullough ve ark., 2002). McCullough ve arkadaşları (2001) minnettarlığı ahlaki bir duygu olarak tanımlamışlardır. Wood ve Tarrier (2010), daha geniş bir şükran tanımı oluşturmuş ve minnettarlığın sekiz farklı yönü kapsadığını savunmuştur:

  • Minnettarlık deneyimindeki bireysel farklılıklar,
  • Diğer insanları takdir etme,
  • Neyin ne olduğuna odaklanma.
  • Güzel bir durumla karşılaştığında duyulan hayranlık,
  • Minnettarlığı ifade etme davranışları, 
  • Hayatın kısa olduğunu anlamaktan doğan takdir, 
  • Şu anda olumlu olana odaklanma, 
  • Olumlu sosyal karşılaştırmalar.

Şükran Teriminin Tarihi

Tarih boyunca pek çok kültür, şükran deneyimini ve ifadesini hem bireyler hem de toplum için faydalı olarak görmüştür. Minnettarlık yaşamak çok değerli bir özelliktir (Dumas ve ark., 2002). Pek çok insan, bir miktar fayda sağladıktan sonra minnettarlıkla karşılık vermenin ahlaki bir yükümlülük olduğu konusunda hemfikirdir. Minnettarlığın ilk derinlemesine psikolojik müdahalelerinden biri Adam Smith (1790) tarafından sunulmuştur. Minnettarlığı, insanları başkalarının kendilerine karşı iyi niyetine yanıt vermeye yönlendirerek sosyal istikrarı destekleyen temel ve gerekli bir duygu olarak görmüştür. Minnettarlığı ifade etmek neredeyse evrensel olarak bir erdem olarak kabul edilir ve bunu esirgemek evrensel olarak bir kusur olarak görülür. Bu, evrensel olarak nankörlüğe atfedilen küçümseyici çağrışımlarda yansıtılır (Amato, 1982).

Sosyal bilimciler 1930'lardan beri şükran kavramına değinmişlerdir (Simmel, 1950). Bazıları minnettarlığın insanlar arasındaki karşılıklılık yükümlülüklerinin sürdürülmesi için hayati ve temel bir özellik olduğunu düşünmüştür (Gouldner, 1960). Diğerleri, insanları özgecil davranışa tepki olarak toplum yanlısı bir yönelimi sürdürmeye zorladığı için evrimsel olarak uyumlu olduğunu düşünmüşlerdir (Schwartz, 1967). Bununla birlikte, başlarda psikolojik araştırmalara genellikle erdemden ziyade kusura odaklanma hâkim olduğundan (Myers ve Diener, 1995), iyi yaşamla ilgili diğer fenomenlerle birlikte şükran ihmal edilmiştir. Ancak son zamanlarda araştırmalar, şükranla ilgili yaygın varsayımların -yani, onu ifade etmenin ve deneyimlemenin iç huzuru, daha tatmin edici kişisel ilişkiler ve genel olarak mutluluk getirebileceği- bazı gerçekleri içerebileceğini doğrulamıştır (Watkins ve ark., 2003).

Şükran ve Psikolojik İyi Oluş

Deneysel olmayan birkaç çalışma, minnettarlığın öznel iyi oluş ile olumlu bir şekilde ilişkili olduğunu göstermiştir (Polak ve McCullough, 2006). Bir dizi çalışmada, McCullough ve arkadaşları (2002), duygusal bir özellik olarak şükran (minnettarlık duygusunu yaşamaya temelli bir eğilim) ile pozitif duygusallık, canlılık, mutluluk, yaşamdan memnuniyet, umut ve iyimserlik ölçümleri arasında pozitif ilişkiler elde etmiştir. Ayrıca şükran duyma eğiliminin depresyon ve kaygı belirtileriyle olumsuz ilişkili olduğunu bulmuşlardır. Watkins ve arkadaşları (2003) ve daha yakın zamanda Adler ve Fagley (2005) ayrıca, duygusal bir özellik olarak daha uzun süreli ve daha karmaşık şükran ölçümlerinin, olumlu duygu, mutluluk ve yaşamdan memnuniyet ölçümleri ile pozitif olarak ilişkili olduğunu bulmuşlardır. Woodward ve arkadaşları (1998), bir kişilik özelliği olarak minnettarlık ölçüsünün, katılımcıların duygusal olarak nötr kelimelere atfettiği memnuniyet dereceleriyle pozitif olarak ilişkili olduğunu bulmuştur. Bu ilişki, minnettar insanların diğer insanlara göre daha fazla olumlu etki ve duygusal olarak nötr uyaranlara sahip olma eğiliminde olduğunu gösterir (McCullough ve ark., 2002). 

Watkins ve arkadaşları (2004), kişilik ölçeğinde yüksek puan alan kişilerin, olumlu otobiyografik anıları, şükran ölçeğinde daha düşük puan alan kişilere göre daha kolay hatırlama eğiliminde olduğunu bulmuşlardır. Bu nedenle, duygusal bir özellik olarak minnettarlık ile psikolojik iyi olma ölçütleri arasındaki bağlantıların yalnızca örtüşen yöntem varyansından kaynaklanmadığı görülmektedir. Minnettarlık, olumlu duygulanımları teşvik eder, olumsuz duygulanımları azaltır, yaşam doyumunu artırır ve hatta genellikle sağlığı ve esenliği iyileştirdiği düşünülen otonomik değişikliklere yol açabilir (Polak ve McCullough, 2006). Ayrıca minnettarlık, yalnızca doğrudan psikolojik refahı iyileştirmekle kalmaz aynı zamanda, insanların sosyal davranışlarında, dolayısıyla onların ilişkisel iyilik hallerini etkileyebilecek değişikliklere de yol açabilir. Örneğin, şükran insanları toplum yanlısı davranmaya motive eder (McCullough ve ark., 2001). Ek olarak minnettar insanlar sosyal ağlarında başkaları tarafından daha cömert ve daha yardımsever olarak derecelendirilirler ve minnettarlık hissi uyandırılan insanların, iyilik yapanlara iyilik yapmaları daha olasıdır (McCullough ve ark., 2002).

Şükran ile ilgili Yapılan Deneyler

McCullough ve arkadaşları (2004), minnettarlığın psikolojik iyi oluşta iyileşmelere yol açtığına dair deneysel kanıtlar sağlamıştır. İlk deneylerindeki katılımcılara, art arda 10 hafta boyunca haftada bir kez duygularını, fiziksel belirtilerini ve sağlık davranışlarını kaydetmeleri talimatı vermiştir. Ayrıca, minnettar oldukları şeyler, günlük yaşamda karşılaştıkları güçlükler veya günlük yaşam deneyimleri hakkında yazmalarının istendiği üç koşuldan birine rastgele atanmışlardır. Minnettarlık koşulundaki katılımcılar, genel olarak yaşamları hakkında daha iyi hissetmişler ve gelecek hafta için beklentilerinde diğer koşullardaki katılımcılara göre daha iyimser davranmışlardır. Ayrıca, zorluklar durumundaki katılımcılardan daha az fiziksel şikayetleri vardı ve diğer koşullardan herhangi birinde olduğundan daha fazla egzersiz yaparak zaman harcamışlardır.

Bir laboratuvar çalışmasında, Watkins ve arkadaşları (2003), katılımcıların üç deneysel koşuldan birine katılmasını sağladı: (a) minnettar oldukları birini düşünmek; (b) minnettar hissettikleri biri hakkında yazmak veya (c) minnettar oldukları birine mektup yazmak. Bu deneysel koşulların üçü de bir kontrol koşuluna göre (yani oturma odasının düzeni hakkında yazı yazmak) olumlu duygulanımda daha büyük kısa vadeli artışlara ve olumsuz duygulanımda daha büyük kısa vadeli azalmalara yol açmıştır. Ayrıca, şükran günlüğü tutan kişilerin, diğer yazma görevlerine atanan katılımcılara göre diğer insanlara yardımcı olduğunu bildirme olasılığı daha yüksektir (Emmons ve McCullough, 2003). 

Son olarak, şükran insanların güvenini, özellikle de iyi tanımadıkları insanlara olan güvenlerini artırır (Dunn ve Schweitzer, 2005). Güven, elbette sosyal ilişkilerin derinleşmesi için şarttır. Birlikte ele alındığında, bu sonuçlar minnettarlığın sosyal etkilerine açık bir tanıklık sağlar: Minnettar insanlar etraflarındakilere karşı daha olumlu algılar ve eğilimler geliştirirler (Polak ve McCullough, 2006).

Kaynakça

Adler, M. G. ve Fagley, N. S. (2005). Appreciation: Individual differences in finding value and meaning as a unique predictor of subjective well-being. Journal of Personality, 73(1), 79–114. https://doi.org/10.1111/j.1467-6494.2004.00305.x

Amato, J. A. (1982). Guilt and gratitude: A study of the origins of contemporary conscience. Greenwood.

Chen, L. H. ve Kee, Y. H. (2008). Gratitude and adolescent athletes' well-being. Social Indicators Research, 89(2), 361–373. https://doi.org/10.1007/s11205-008-9237-4

Dumas, J. E., Johnson, M. ve Lynch, A. M. (2002). Likableness, familiarity, and frequency of 844 person-descriptive words. Personality and Individual Differences, 32(3), 523–531. https://doi.org/10.1016/S0191-8869(01)00054-X

Dunn, J. R. ve Schweitzer, M. E. (2005). Feeling and believing: The influence of emotion on trust. Journal of Personality and Social Psychology, 88(5), 736–748. https://doi.org/10.1037/0022-3514.88.5.736

Emmons, R. A. ve McCullough, M. E. (2003). Counting blessings versus burdens: An experimental investigation of gratitude and subjective well-being in daily life. Journal of Personality and Social Psychology, 84(2), 377–389. https://doi.org/10.1037/0022-3514.84.2.377

Froh, J. J., Emmons, R. A., Card, N. A., Bono, G. ve Wilson, J. A. (2011). Gratitude and the reduced costs of materialism in adolescents. Journal of Happiness Studies: An Interdisciplinary Forum on Subjective Well-Being, 12(2), 289–302. https://doi.org/10.1007/s10902-010-9195-9

Gouldner, A. W. (1960). The norm of reciprocity: A preliminary statement. American Sociological Review, 25(1), 161-178. https://doi.org/10.2307/2092623

McCullough, M. E., Emmons, R. A. ve Tsang, J.-A. (2002). The grateful disposition: A conceptual and empirical topography. Journal of Personality and Social Psychology, 82(1), 112–127. https://doi.org/10.1037/0022-3514.82.1.112

McCullough, M. E., Kilpatrick, S. D., Emmons, R. A. ve Larson, D. B. (2001). Is gratitude a moral affect? Psychological Bulletin, 127(2), 249–266. https://doi.org/10.1037/0033-2909.127.2.249

McCullough, M. E., Tsang, J.-A. ve Emmons, R. A. (2004). Gratitude in intermediate affective terrain: Links of grateful moods to individual differences and daily emotional experience. Journal of Personality and Social Psychology, 86(2), 295–309. https://doi.org/10.1037/0022-3514.86.2.295

Myers, D. G. ve Diener, E. (1995). Who is happy? Psychological Science, 6(1), 10–19. https://doi.org/10.1111/j.1467-9280.1995.tb00298.x

Peterson, C. ve Seligman, M. E. (2004). Character strengths and virtues: A handbook and classification. American Psychological Association.

Polak, E. L. ve McCullough, M. E. (2006). Is gratitude an alternative to materialism? Journal of Happiness Studies: An Interdisciplinary Forum on Subjective Well-Being, 7(3), 343–360. https://doi.org/10.1007/s10902-005-3649-5

Schwartz, B. (1967). The social psychology of the gift. American Journal of Sociology, 73(1), 1–11. https://doi.org/10.1086/224432

Smith, A. (1790). The Theory of Moral Sentiments.

Simmel, G. (1950). The sociology of georg simmel. Simon and Schuster.

Watkins, P. C., Grimm, D. L. ve Kolts, R. (2004). Counting your blessings: Positive memories among grateful persons. Current Psychology: A Journal for Diverse Perspectives on Diverse Psychological Issues, 23(1), 52–67. https://doi.org/10.1007/s12144-004-1008-z

Watkins, P. C., Woodward, K., Stone, T. ve Kolts, R. L. (2003). Gratitude and happiness: Development of a measure of gratitude, and relationships with subjective well-being. Social Behavior and Personality: An International Journal, 31(5), 431-451. https://doi.org/10.2224/sbp.2003.31.5.431

Wood, A. M. ve Tarrier, N. (2010). Positive clinical psychology: A new vision and strategy for integrated research and practice. Clinical psychology review, 30(7), 819-829. https://doi.org/10.1016/j.cpr.2010.06.003

Woodward, K. M., Moua, G. K. ve Watkins, P. C. (1998). Depressed individuals show less gratitude. Annual meeting of the Western Psychological Association, Albuquerque, NM.